Krizin Birlikte Üzerinden Gelmek ve Güçlenmiş Olarak Krizden Çıkmak

  • Bundesregierung ⏐ Startseite
  • Schwerpunkte

  • Themen   

  • Bundeskanzler

  • Bundesregierung

  • Aktuelles

  • Mediathek

  • Service

Video’ya ait demeç Krizin Birlikte Üzerinden Gelmek ve Güçlenmiş Olarak Krizden Çıkmak

Federal Şansölye Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron korona krizinin ardından Avrupa’nın ekonomisinin iyileşmesine ilişkin ülkelerinin ortak bir girişimini tanıttılar. Şansölye şöyle ifade etti: "Bu krizden iyi ve güçlenmiş bir şekilde çıkmak için Avrupa boyutlarında hareket etmemiz gerekiyor" .

3 Min. Lesedauer

Federal Şansölye’nin Basın Açıklaması

Federal Şansölye’nin Basın Açıklaması

Foto: Bundesregierung

Federal Şansölye ile Fransa Cumhurbaşkanı arasında gerçekleşen video konferansı

Şansölye DR. MERKEL: Hanımefendiler, Beyefendiler, bugün  sadece Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile artık bu salgın döneminde bir alışkanlık haline gelmiş olan bir video konferansı yapmakla kalmayıp bunu sizlerin her ikimize de hem Berlin’de hem de Paris’te sorular yöneltebildiğiniz bir basın toplantısı olarak gerçekleşmesi beni çok sevindirmiştir. Dolayısıyla buradan Paris’e candan selâmlar. 

Bugün bu salgına ne şekilde bir Alman-Fransız katkısında bulunabileceğimiz üzerinde konuştuk; çünkü bu salgın, ki bu konuda mutabıkız, Avrupa Birliği’nin tarihinde maruz kaldığı en ağır krizdir. Böyle bir kriz, uygun yanıtlar gerektirmektedir.  

Almanya ve Fransa’nın birlikte çalışması ve aynı zamanda Alman-Fransız dostluğu bizden, üye sayımızın 27 olduğunun bilincinde bu sinyali vermemizi beklemektedir. Ama ben inanıyorum ki, Almanya ve Fransa’nın harekete geçmesi, Avrupa’da bir fikir bulunmasına ivme kazandıracak ve bunu daha güçlü kılacaktır. Harekete geçmek zorundayız.  Ve bu krizin üstünden iyi bir şekilde ve güçlenmiş olarak gelmek için tüm Avrupa’yı kapsayacak şekilde davranmak zorundayız.

Maliye Bakanları, Devlet ve Hükümet Başkanları olarak bizlerin rızası ile büyük bir paket hazırladılar; bu paket Avrupa Yatırım Bankası alanında, Avrupa İstikrar Mekanizması alanında garantiler ve SURE adı altında kısa mesai parası anlamında bir işsizlik sigortası içermekte. Bu müthiş bir katkıydı, ilk katkı. Ve şimdi bunu bir an önce hayata geçirmek istiyoruz. 

Ancak bu yetmiyor. Daha zamanında söylemiştik: bir yeniden yapılanma fonuna ihtiyacımız var, bir recovery fund. Bu recovery fund nasıl şekillendirilir, işte bunu gayet yoğun tartıştılar Almanya ve Fransa. 

Hedef nedir? Hedef, Avrupa’nın güçlenmiş, birliktelik ve dayanışma içinde bu krizden çıkmasıdır. Biliyoruz ki, bu virüs her ülkede farklı etkiler göstermektedir; bundan ötürü virüsün ekonomik etkilerinin beraberliğimizi, Avrupa Birliği’nin birlikteliğini tehlike altına iterek ihtiyacımız olduğu şekilde sürmesini engellemesi tehlikesi mevcuttur. Bunan dolayı bu Recovery Fund Avrupa’daki tüm devletlerin gerektiği şekilde tepki gösterebilmesine bir katkıda bulunmak zorundadır. Bu ise, bir kereye mahsus, olağanüstü bir girişim gerektirmektedir ve Almanya ile Fransa buna hazırdır.  


Avrupa ülkeleri birbirine sırt vermek zorundadır. Önemli olan hızlıca gerçekleşen bir ekonomik iyileşmedir. Bu nedenle AB’nin bütçe harcamaları için sınırlı bir süre için 500 Milyarlık bir fon oluşturmak istiyoruz, ki böylelikle en ağır etkilenen sektörler ve bölgelere kredi değil, bütçeden harcamalar sağlanabilsin. Bunun için şu anda Avrupa’nın para temin etmesinin sadece haklı ve adil olmakla kalmayıp, aynı zamanda zorunlu olduğuna inanıyoruz; bu, gelecekte adım adım çeşitli Avrupa bütçeleri üzerinden kullanılacaktır.  

Tabii ki bunların hepsi Avrupa Sözleşmeleri ve Avrupa Bütçe Hukuku ile uyum içinde olmak zorundadır ve üye ülkelerin bütçe planlarının da bir kısmını bağlamaktadır. Bundan dolayı da en önemli olan şudur: Böyle bir Recovery Fund’ın güvenli bir hukuk temelinde bulunması ve her milli parlamentonun bütçe özerkliğini yansıtması gerekmektedir. 

Ancak: Bu fonu anlattığım şekilde yapılandıracağız. Bu şu anlama gelmektedir: Komisyon kredi alacak, yani Recovery Fund ile orta vadeli finansal öngörüler birlikte Avrupa Birliği’nin toplam bütçesini oluşturacaktır; ve krizi takip eden ilk yıllarda daha fazla para -yani o sözünü ettiğim 500 Milyar Avro- bütçe çerçevesinde ilgili ülkeler ve sektörlere destek olarak verilebilecektir.   

Bu çabayı göstermek zorundayız. Buna inanıyoruz. Bu şekilde Avrupa’nın birbirine dayanması bugün olduğundan daha iyi bir düzeye gelecektir.  

Ayrıca Avrupa Birliği’nin geleceğe hazırlıklı olması konusunda çok yakın bir işbirliği içinde çalışacağız. Tüm bu çabalarımız tabii ki dijitalleşmeye, Green Deal’e, iklim felâketinin üzerinden gelinmesine yatırımlar yapılmasını ve gelecek için yepyeni bir dinamizmin tutuşmasını mümkün kılacaktır. Gelecekte -ki Alman-Fransız girişimi de bunu göstermekte- sağlık ve bu krizden aldığımız dersler alanında birlikte çalışacağız.  

Genel olarak ben şahsen Almanya ve Fransa’nın böyle bir girişimi bildirmesinden büyük memnuniyet duymaktayım. Şuna inanıyorum: Avrupa Birliği’nin geleceğine katkımızı sağlayabilmemiz için gerekli olan budur. 

Ayrıca bu salgından sonra Avrupa Birliği Üyesi olan ülkelerin geleceğe ait konferansını Avrupa Parlamentosu ve Komisyon ile  birlikte aslında planlamış olduğumuzdan farklı bir şekilde geçekleştireceğiz. Çünkü Avrupa’nın şimdi yeterli derecede yapamadıklarının ve gelecekte Avrupa Birliği’nin geleceğini oluşturanların neler olduğunu ciddi bir şekilde konuşmak zorundayız. Belki sözleşmelerin değişmesi de bunların arasında olabilir; belki birbirimize daha çok yaklaşmamız anlamına gelebilir. Bugün krize sadece kısa bir yanıt vermekle yetiniyoruz. Teferruatlı yanıtlar, tartışma gerektirecektir. Çünkü Avrupa’nın daha geliştirilmesi gerekmektedir.