Şansölye Merkel: Hanımefendiler, Beyefendiler, son günlerde bugünkü toplantı konusunda çok yoğun bir şekilde çalıştık ve bugün Korona virüsü epidemisinde ülkemizin durumuna ilişkin video konferansı aracılığıyla istişarelerde bulunduk. Kararlaştırmış olduğumuz çizgiyi uyguladığımız için ve bir sonraki aşamayı birlikte şekillendirmek konusunda anlaştığımız için eyaletlere teşekkür ediyorum. 

Bugün bizi yönlendiren ne oldu? – Hayatını değiştiren, insanlarla temas etmekten sakınan ve bunu Hükümete bir iyilik yapmak için değil, diğer insanlara yardım etmek istedikleri için kendilerini kısıtlayan tüm yurttaşlarımıza,  Almanya’daki tüm insanlara içten teşekkürlerimi sunuyorum. Şu anda tüm kısıtlamalar karşısında ülkemizde çok güçlü ve önemli bir şey yaşanıyor. Bu, şunu da gösteriyor: Ülkemizde, Almanya’da gerçekten iyi bir şey olacaksa, bunu yurttaşlarla birlikte, yurttaşlarımız sayesinde başarmış olacağız. Bunun için minnettarım. 

Bir başarı sağladığımızı bugün bize Robert-Koch Enstitüsü de teyit etti. Hastanelerde doktorlarımızın ve hasta bakıcılar ile tıp alanında çalışan herkesin aşırı zorlanmamalarını sağlayıp sağlayamayacağımız başta kesin değildi. Onlar olağanüstü çaba sarf ediyorlar ve çoğu da büyük bir yük altında çalışıyor. Ancak sağlık sistemimizin işlemeye devam etmesi sağlanabildi. Bu nedenle sağlık alanında tüm çalışanlara, muayenehanesi olan doktorlara ve huzur evleriyle benzeri kuruluşlarda çalışan tüm insanlara içten teşekkürlerimi sunuyorum. 

Korona virüsüne yakalanan veya hastalığı atlatmış olan insanları da hatırlatmak istiyorum. Maalesef çok fazla sayıda insanı da kaybettiğimizin de bilincindeyiz. 

Şu anda sadece geçici bir başarı elde ettik, bunun azı çoğu yoktur. Altını çiziyorum: Kırılgan bir başarı elde ettik. Bunu bize Robert-Koch Enstitüsü’nden Bay Wieler de bir kez daha ifade etti. Bunu belirleyen faktörler konusunda iyi bir yönde gelişme sağladık. Ancak hareket alanımız çok da geniş olmadığı için çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürmeliyiz. Bu nedenle, arkasında çok iyi niyet yatsa da yanlış bir şekilde öne atılmamamız gerektiği konusunda uzlaşı sağladık. Zira, bu hastalığın ilacı ve aşısı bulunamadığı sürece bu virüsle yaşamak zorunda olduğumuzu anlamalıyız. Başarılarımızı korumalıyız. Bu nedenle kamusal alanda kısıtlamaların bir miktar gevşetilmesi yönünde hangi adımların atılacağını konuşacaksak şunu söylemeliyiz: Toplantımızda en ileri derecede dikkatli olmamız gerektiği düşüncesi hakimdi, zira her defasında insan hayatı söz konusudur. 

12, 16 ve 22 Mart 2020’de verdiğimiz kararlardan da hareketle, yurttaşlarımızın kamusal alanda, diğer insanlarla en az 1,5 metrelik mesafeyi korumaları gerektiği, kendi ailelerinden olmayan en fazla bir kişiyle veya sadece kendi aile bireyleriyle yan yana gelmeleri konusunda uzlaşı sağladık. Bu kural geçerliliğini sürdürecek ve ihlaller idari makamlar tarafından cezalandırılmaya devam edecek.  

Enfeksiyon zincirlerinin hemen tespit edilmesi benim için çok önemli bir konuydu.  Sağlık kurumlarının kapasitesini büyük oranda arttıran eyaletlere teşekkür ediyorum: Şimdi küçük adımlarla kamusal hayata dönülmesine izin vereceksek, enfeksiyon zincirlerini daha iyi takip edebilmemiz çok önemli. Tüm enfeksiyon zincirlerini takip etmeyi hedeflemeliyiz. Bunu için bir aplikasyon geliştirmeye çalışıyoruz. Ancak bu en başta sağlık kurumlarının görevidir. Bunu başardığımızda, enfeksiyon kaynaklarını da sınırlandırabiliriz. O zaman kamusal hayatta kısıtlamaların gevşetilmesi bu kadar ağır bir sorun olmayacaktır, zira enfeksiyon kaynağının nerede başladığını biliyor olacağız. Bu bilgiye sahip olmadığımızda bu kadar başarılı olamayız. O nedenle bu bilginin çok belirleyici bir rolü var. 

Elbette yeterli test kapasitesinin de sağlanmasını istiyoruz. Tıbbi koruma teçhizatı konusunda da çalışmalarımız sürecek. Günlük kullanıma yönelik maskeleri de ayrıntılı bir şekilde ele aldık. Bu maskelerin toplu taşıma araçlarında ve alış veriş sırasında kullanılmasının uygun ve hatta gerekli olduğu sonucuna vardık. Bence bu, aldığımız kararlarda daha ayrıntılı bir şekilde üzerinde durulan önemli bir husus. Yurttaşlarımıza günlük maskeleri toplu taşıma araçlarında ve alışveriş sırasında kullanmalarını önemle tavsiye ediyoruz. Bundan sonra bu maskelerin sayısının her gün artacağını ve böylece hem başkalarının korunacağını, hem de kullananların sayısı arttıkça herkesin kendini de koruyacağını düşünüyoruz.

Bakım evleri ve huzur evlerini de ele aldık. Buralardaki insanların sosyal açıdan izole olmamaları ve aynı zamanda güvenlik standartlarına uyulması için bireysel çözümlerin geliştirilmesi çok önemli olacaktır. 

Anaokulları, okullar ve üniversiteler hakkında da ayrıntılı bir şekilde tartıştık. Almanya’da ne kadar çok insanın bu tartışmayı takip ettiğini biliyorum. Çocuklarının arkadaşlarıyla bir araya gelememeleri, sadece acil durumlarda bakım imkânı bulunması ve çoğunun evde olması anne ve babalar için gerçekten çok zor bir durum. Buna rağmen enfeksiyondan korunmak ve insan hayatını güvenceye almak için bu konuda çok dikkatlice ve adım adım ilerlemeliyiz. Bugün öncelikle sınava girecek olan son sınıflar üzerinde durduk. Bir sonraki adımda daha sonra sınava girecek veya okul değiştirecek öğrencilere öncelik verdik. Eğitim Bakanları Konferansı ve Gençlik Bakanları Konferansı bize daha sonra tekrar ayrıntılı bir taslak sunacaklar. Okullar konusundaki adımları 4 Mayıs’tan sonra sadece kademe kademe yavaşça atabiliriz. Gruplar küçük olmalı. Servis ve teneffüsler konusunda düzenlemeler yapılmalı. Lojistik açıdan önemli çabalar ve yoğun bir hazırlık süreci gerekli olacaktır.

Bunun anne ve babalar için birçok şeyden vazgeçmek anlamına geldiğini biliyorum. Fakat bu pandemide bu virüsle yaşamak zorundayız. Bu nedenle bütün bunlar bu alanlarda da zorunludur. 

Kuaförler de hijyen açısından çözümler hazırlayacaklar ve aldıkları koruma tedbirleri yeterliyse 4 Mayıs’tan itibaren yeniden çalışmaya başlayabilecekler. 

Önemli bir ilke olan din özgürlüğü ve kiliselerde düzenlenen etkinlikler hakkında yoğun bir şekilde konuştuk. Kiliselere içtenlikle teşekkür etmek istiyorum. Özellikle Paskalya bayramı sırasında ayinlerin düzlenememesine rağmen insanların dinlerini yaşayabilmeleri için yaratıcı çözümler buldular. Şimdilik dini cemaatlerin kutlama, etkinlik ve toplantı düzenlememelerini istiyoruz. Ancak bu hafta içinde eyalet başbakanları ve Federal İçişleri Bakanıyla, bundan sonra nasıl hareket edileceği konusunda anlaşarak nasıl bir düzenleme bulacağımızı konuşacağız.

Ekonomik faaliyetleri tümüyle yasaklamayıp sadece halka açık yerlerde kısıtladık. Mağazaların tekrar açılması konusunu etraflıca ele aldık. 800 metrekareye kadar alanı bulunan mağazaların çok iyi kullanım ve hijyen konseptleri uygulanarak açılabilmesini kararlaştırdık. Bu arada sokaklarda uzun kuyrukların oluşmamasını da sağlamalıyız. Bu konuda da sorumluluk üstlenilmeli ve kapsamlı hazırlıklar yapılmalı. 

Şu ana kadar kaç kişinin enfeksiyonu geçirdiği, aşı geliştirme çalışmalarına nasıl katkı sağlayabileceğimiz ve hangi ilaçların önemli olduğu konularındaki araştırmalara daha fazla yatırım yapacağız. Almanya’nın bilimsel araştırmalar alanında bu pandeminin üstesinden gelinmesine katkıda bulunabilmesi için özellikle Federal Hükümet olarak çok önemli mali yardımlarda bulunduğumuzu da bu vesileyle ifade etmek istiyorum. 

Son olarak şunu ilave etmek istiyorum: 14 günde bir yeni gelişmeleri değerlendireceğiz. Kısıtlamaların bugün planladığımız şekilde gevşetilmesinin enfeksiyonun ilerlemesine nasıl etki edeceğini görmek istiyoruz. Bu nedenle 30 Nisan’da 3 Mayıs sonrasında alınacak önlemleri görüşeceğiz. Şimdilik 20 Nisan – 3 Mayıs arasındaki zaman dilimini düzenledik. Ondan sonra yine adım adım ilerleyeceğiz. 

Bundan sonra her şey enfeksiyon oranlarının nasıl ilerleyeceğine bağlı. Daha önce de söylemiştim: çok esnek olmamız mümkün değil. Bu nedenle herkesin bundan böyle de katkıda bulunmasını ve kurallara uymasını diliyorum. Bu şekilde toplumsal hayatın alıştığımız şekliyle bir adım daha açılması mümkün olacaktır. Ancak bir pandemide bu farklı bir şekilde ve farklı kurallarla olacaktır.